zeki sezer başkanlığında, temiz siyaset yapacağız iddasında olan bir parti. adında sol kelimesi geçmekte ama içlerinden sol geçmekte mi bilinmez.
ahuramazda 25.09.2006 21:43#53440
· lezbiyenlerin iyi sikilmedigi icin lezbiyen oldugu gercegi
· zhejiang
· arkasinda ustundeki tustan daha fazla vida olan klavye
· aziz yildirim in adnan polat tan arda turan i istemesi
· akdede
· mynet sohbet teki cinsellik kanali
· sohbet
· bu sozlukten cikmak istiyorum
· trt gay
· sinameki
· fisi cekip dukkani kapatasi gelmek
· ucirmak
· bu paralarin hepsi israil e gidiyor
· ecco
· benim askerim kodu mu oturtacak
· hayvanlara hayvan denmesini kaba bulan hayvansever
· asmalarda uzum yosmalarda gozum
· bit gibi yasayip it gibi olmek
· insanin uzerine yakisani giymesidir
· kucuksu
zeki sezer başkanlığında, temiz siyaset yapacağız iddasında olan bir parti. adında sol kelimesi geçmekte ama içlerinden sol geçmekte mi bilinmez.
ahuramazda 25.09.2006 21:43an itibariyle bana ilginç bir cep mesaj gönderen parti. mesaj aynen şöyle:
"dsp genel başkanı sn.zeki sezer 23 aralık cumartesi 13te cumhuriyet meydanındaki mitinge saygıdeğer samsunluları davet ediyor. saygılarımızla. dsp genel merkezi."
?!?!?!?
1. ben antalya'lıyım.
2. istanbul'da oturuyorum.
3. dsp ile bir bağım yok.
4. numaramı nerden buldunuz allah'sızlar.
5. bitti.
oylarının chp ye gitmesinin hiçbir işe yaramadığını gördüğümüz parti.
zibidinur 22.07.2007 19:51 ~ 19:51dsp nin açılımı.
dsp tuhaf bir oluşum. hiç bir zaman sevmedim. o güzelim güvercinler bile, o sonsuzluğun rengi mavilikler bile itici geldi bana dsp'yi çağrıştırdığında. dsp'yi sevemeyişim tuhaflığından değil elbette. ülkenin en "sağ" partilerinden birinin ısrarla adında "sol" sözcüğüne yer verip, "sol"a bu denli büyük bir haksızlık yaptığını düşündüğümden bu "sevgisizlik". 1980 darbesinin hemen sonrasında chp'de siyaset yapmış olan herkesi ayrımsız bir şekilde düşman belleyip, eski dostlarına darbeden itibaren bir selamı çok gören rahmetli genel başkanını da sevemedim dsp'nin, güvercinini de, mavisini de.
dsp konusu ayrı bir tartışma. dileyene daha uzun uzun anlatabilirim bu sevgisizliğimi. anlatırken daha da büyütebilirim. ancak esas konu başka.
dsp'nin en profesör, en hikmet, en sami, en türk, en okuldan hukukçu adalet bakanı çok büyükçe bir laf etmiş. odur en has, en esas konumuz.
hukuk profesörü eski adalet bakanımız diyor ki; ne halt ediyorsunuz da yeraltına saklanmış silahları kazıp çıkarıyorsunuz, belli ki oraya belli bir amaç için gömülmüşler, yarın lazım olursa ne halt edeceğiz!?!
allah korusun, yarın komünistler saldırsa memlekete ne halt yiyeceğiz, özel harp stratejisi gereği gömülen gizli silahları bu şekilde ortaya çıkardıktan sonra?
kimse kimseyi kandırmasın. en doğru lafı, en bir yerlerde dolaştırılmamış lafı, en yüzüne maske takılmamış lafı hikmet sami türk söylemiştir. bugün demokrasiden, hukuktan, insan hak ve özgürlüklerinden bahsedip ergenekon soruşturmasına / davasına karşı çıkanların bir kısmı, söyleyeceğini eski bakanımız kadar doğrudan söyleyemediği için çeşitli maskeler takarak fikrini de zikrini de ortya koymaktadır.
çünkü herkes bilir ki, bu memleketi hepimizden fazla sever bu birileri. memleket hukuka, demokrasiye, insan hak ve özgürlüklerine, orduya, yargıya bırakılmayacak kadar önemlidir. o yüzden birilerinin "derinden" ve "gizli" iş çevirmesi meşrudur, saıl gayrimeşru olanlar bu iş çevirenlerden hesap sorma cürretinde bulunanlardır.
bu haddini bilmeyen, memleketi sevmeyen, kafayı derin devlete takmış, yarın veya her an meydana gelebilecek bir komünist saldırıya karşı memleketi bu denli savunmasız bırakanlara tez zamanda haddi bildirilmelidir.
esasında bu yazıda yeraltına gömülen silahları savunabilen bir "solcu" ve hukuk profesörü adalet bakanı'nın bu ülkenin adaletine, hukukuna, demokratik ve siyasal yaşamına katkılarına da yer verecektim ama neylersin ders zili çaldı. eh artık bu da ev ödevi olsun!
zamaninda en cok "solda birlesme" kalibini kullanan ama birlesmeye hic yanasmayan, kotu rol kesen bir parti dsp.... partinin adinda sol sozcugunun olmasi; partinin tutumunun asiri fasizan bir cizgide seyretmedine de engel degil. ecevit'lerin en az baykal kadar koltuk duskunu olduklarina ise deginmeyecegim.
mariguella 13.03.2009 15:5229 mart 2009 yerel seçimleri'nde kemal kılıçdaroğlu'nu destekledikleri gerekçesyile 5 milletvekilini disiplin kuruluna sevk etmiştir.
disipline sevk edinen milletvekilleri,
ahmet tan, recai birgün, tayfun içli, emrehan halıcı ve mücahit pehlivan.
eskişehirde yılmaz büyükerşen başkanlığında harikalar yaratan partidir
guru fasille 02.04.2009 17:53kati surette kendilerini feshetme süreci içerisinde ilerleyen politikasız parti.
sarıgül'ün partiyi devralmasını mı bekliyorlar nedir? merkez yönetim partiye hayatlarını vermiş tayfun içli, emrehan halıcı gibi değerleri harcadığı gibi, rahşan ecevit'e yakın herkesi dışlıyor. politikalarını elbette ki rahşan ecevit'e göre ayarlayamazlar lakin bu denli açık bir şekilde ayrımcılığa gitmeleri çok yanlış. rahşan ecevit'e karşı manevi bir borçları var ve bunu ödemeye yetecek bir başarı kazanmaları artık imkansız.
milletvekillerinin ihraç edileceğini sanmıyorum fakat merkezin bu hareketine milletvekilleri tepkisiz kalmayacaktır. istanbul'da işçi partisi bile kılıçdaroğlu'nu desteklerken, hep söyledikleri solda birlik laflarını unutup ahmet vefik alp gibi bir adamı aday gösterdiler. dsp istanbul büyükşehir'de 96.000 oy aldı. takribi olarak %1.40 ediyor. ola ki kılıçdaroğlu seçimi, birçok değişik yerde birçok değişik adayın başına gelen gibi, bu oranla kaybetseydi, 96.000 oy kılıçdaroğlu yerine 5 yıl daha akp anlamına gelseydi, dsp'liler o gece yastığa başlarını nasıl korlardı düşünmemek elde değil.
5 milletvekilini disiplin kuruluna sevk etme sebebi belli olmuştur.
kemal kılıçdaroğlu'na olan destek. şimdi bu desteği hakılı bulanlar vardı ve dsp'nin aday göstermemesi gerektiği kanısında olanlar da vardır. buna bi itirazım yok, "oyları bölmeseydiler" diyenler olur ona da saygım var. ama ortada partinin bir adayı var.
o adayı değilde başka bir adayı desteklemiş olmalarına karşın disiplin kuruluna sevk edilmeleri normaldir. bi de öyle düşünmek lazım. dsp iktidara talip
bir siyasi parti olmak istiyorsa hep chp'nin gölgesinde mi ilerleyecek? öyle olacaksa partiyi lav eder chp'ye katılırlar. misal saadet partisi tek bir oy dahi alamayacağı yerlerde dahi aday gösteriyor. 2004 yerel seçimleri'nde trabzon'nun chp'li aday tarafından kazanılmasına sebep olmuştur. 29 mart 2009 yerel seçimleri'nde de akp'nin 1-2 veya 3 puanla kaybetiği yerlerde o oranda veya üstünde oy almıştır. hiçte umurlarında olmamıştır saadet partililerin.
ps: tahminim 3 ay önce deniz baykal ve zeki sezer bir sendikanın (öyle hatırlıyorum) davetiyle toplantılarına katılmıştır. zeki sezer, deniz baykal'ın konuşmasın dinlemiştir fakat deniz baykal zeki sezer'in konuşmasına başlamasıyla salonu terk etmiştir. zeki sezer de buna içerlediği açıklamıştır. yani diyeceğim o ki deniz baykal seçimler yaklaştığında dsp'lilerle el ele vermek istiyor. sonra küsüyor.
mevcut genel başkanı olan zeki sezer görevinden 8 nisan 2009'da istifa etmiştir. yerine kimin geleceği resmi olarak duyurulmamıştır.
<bkz: zeki sezer in dsp genel baskanligindan istifa etmesi>
bugun ankarada genel baskanlık için yapılacak kurultayda genel başkanlık için zeki sezer, tayfun içli, masum türker, serdar savaş, sait kekeç ve prof. dr. alemdar yalçın yarışacak.
maximumdrink 17.05.2009 11:55yeni başkanı ile ışık vermeyen parti.
<bkz: iddia ediyorum önümüzdeki seçimlerde % 1 oy alacak>
rahmetli bülent ecevit siyasi yasaklı olduğu için eşi rahşan ecevit tarafından kurulmuş parti. ecevit gibi gözlerimiz önünde partinin de oyları eridi.
<bkz: türkiye de tek yol demokratik sol>
kurucusu bülent ecevit değil rahşan ecevit'tir.
not: bu entry nasıl eksilenir ben çözemedim. gidin bir araştırın kurucusu kimmiş. lan size bilgi vermek hata.
mustafa balbay ile tuncay özkan'ı 12 haziran seçimlerinde aday göstermek istediklerini açıklamışlar.
maximumdrink 12.02.2011 18:32